11 Haziran 2016 Cumartesi

Refakatçi Fatma İle Hastanede Sikiş ve Kocam Ve Arkadaşımla Şişe Çevirmece

Merhaba arkadaşlar, Urfa'dan yazıyorum sizlere. Urfa'ya dört yıl önce öğretmen olarak geldim ve şuan hala sınıf öğretmeni olarak eşimle beraber Urfa'da yaşıyoruz. Geldiğim ilk sene ailemin aracılığı ile, yani görücü usulü ile memleketten bir kızla evlendim. Evlendikten sonra karıya kıza olan ilgim belki biraz azalır diye düşünüyordum ama evliliğimin ikinci ayında karımı aldatmaya başladım. O günden bu yana bir çok kez başka kadınlarla, zaman zaman evli kadınlarla sex yaptığım oluyor ama size bu olayların içerisinde anlatılmaya değer olanı, hastanede bir hasta yakını ile yaşadıklarımı anlatacağım.
Evimiz hastaneye ve okula hemen hemen eşit uzaklıkta diyebilirim. Okula geçerken hastanenin önünden geçiyorum ve zaten bir kaç yüz metre ilerlemeden okula varıyorum. Bu okula gidiş geliş yolunda gözüm sürekli karıyı kızı aradığı için bir kez olsun başımı önüme eğerek yürüdüğümü hatırlamam. Yani benim ne içkim var, ne sigaram var, nede başka kötü bir alışkanlığım var ama işte herkesin bir sorunu oluyor, benimki de karı kız olayları ne yapayım, elimde değil diyebilirim. Neyse okula giderken, hastanenin önünden geçerken bir grup ayakta, hastanenin kapısının önünde birşeyler konuştuklarını, daha doğrusu bir yeri aradıklarını fark ettim. Etrafa bakınarak sayı solu işaret ediyorlardı, yani benim uzaktan uzağa gördüğüm şey bunların bir yere gitmek istediği ama gidecekleri yeri bilmediğiydi. Düşündüğüm gibi olduğunu yanlarına gidip selam vererek "hayırdır bir yerimi arıyorsunuz" diyerek anladım. Selamımı alan grup içindeki bir kaç kişi direk lafa girip yakınlardaki medikal malzeme satan bir yeri aradığını söyledi.
Dükkanın ismini biliyorlar ama nerede olduklarını bilmiyorlardı. İsmini nasıl biliyorlardı derseniz içlerinden biri sanırım daha önce gitmiş ama o giden eleman o gün orada yokmuş. Sanırım hasta ziyareti diye gelmişler, işte her gün biri kalıyor ya refakatçi olarak, o bilen elemanda gidince öyle ortada kalakalmışlar. Neyse bu olayın detayı bunları geçelim. Ben söyledikleri yeri bildiğim için "yardımcı olayım isterseniz, ben biliyorum orayı tarif edeyim" dedim. Amacım okula kadar benle gelecek artık kimse, onunla yürümek, okulun ordanda tarif edip dersime girmekti. Bu planı iki saniyede yaptım, herşey hazırdı ama benimle medikal dükkanına gidecek kişi gruptaki genç kızlardan biri olunca o gün okula dönmek yerine kızla beraber dükkana kadar yürüdüm. Benim öğretmen olduğumu anlayınca sanırım güvendiler ve kızlarını bir nevi bana emanet ettiler ama bilseler nasıl bir hastalığım olduğunu, yada zaafım olduğunu diyeyim, kızlarını benimle göndermezlerdi herhalde :).
Her neyse medikalciye gidene kadar kızın adının Fatma olduğunu, 21 yaşında olduğunu ve nişanlı bir kız olduğunu öğrendim. Şimdi nişanlı olması benim için hiç fark etmiyordu, yani eğer kız bana "ben nişanlıyım ona göre davran, fazla yaklaşma, bana bulaşma" şeklinde mesaj vermek istemişse boşaydı o mesajlar :). Kızla dükkana gidip tekrar hastaneye gelen kadar sohbet ettik, elimden geldiği kadar kıza yavşadım ve sonunda hastaneye gelmemize bir kaç metre kaldığında telefon numaramı vererek "bir sorun olursa hemen beni ara, bir kaç yüz metre ileride oturuyorum elimden geleni yaparım" dedim. Telefonumu verirken kızdan bana bir iş çıkabileceğini biliyordum. Nişanlıda olsa sonuçta insan ve belki nişanlısının karşılayamayacağı ihtiyaçlarını ben karşılarım kim bilir :). O gün, geceye kadar telefon bekledim, mesaj bekledim, bir şekilde kızın arayıp en azından birşeyler sormasını bekledim ama ne yazıkki aramadı. İkinci gün kız yine aklımdaydı, hastanenin önünden geçerken gözlerim onu arıyordu ama ikinci gün hiç görememiştim.
Artık üçücü güne girdiğimde yalan yok içimdeki umut biraz daha azalmıştı, aramasının ihtimali düşünceme göre çok çok düşüktü fakat üçüncü gün akşam üzeri saat dokuz gibi telefonum çaldı. Evde oturmuş karımla beraber televizyondaki saçma programlardan birini izliyorduk. Telefonu açtığımda şimdi kızın numarasını almadığım için arayanın o oduğundan emin değildim. Yinede numarayı tanıyamayınca, rehberimde kayıtlı olmadığını görünce içten içe onun aradığını hissettim. Telefonu açtığımda normalden çok daha ince, daha sakin, böyle nasıl anlatsam çok çekingen bir sesle karşı karşıya kaldım. Arayan kişi o kızdı ama biraz sesi kısık mıdır nedir, yoksa telefonda mı öyle konuşuyor anlamadım, başta onun olup olmadığını kendini tanıtana kadar anlayamadım. Sonunda "işte ben şu kızım, seninle şurada konuşmuştuk, bir ihtiyacın olursa ara demiştin" falan deyince onun olduğundan emin oldum ve "evet buyur, hayırdır bir sorun yokya" diyerek konuya girdim.
Bana "müsaitsen yardımın lazım, hastaneye gelebilir misin" deyince hemen üzerimi giydim, karıma "bir arkadaş hastanedeymiş, beni çağırıyor" diyerek evden çıktım. Hastaneye vardığımda daha dış kapıda kızla karşılaştım. Hemen "iyi akşamlar Fatma, hayırdır ya ne oldu" diyerek lafa girdim. Kız o gece refakatçi olarak kalacağını ama hastanenin kantini olmadığı için yiyecek birşeler aradığını fakat o saatte hastanenin yanındaki marketler kapalı olduğu için en yakın alışveriş yapabileceği bir yere gitmek istediğini söyledi. Bu saatte beni aramasının sadece market yüzünden olmadığını biliyordum, yani en azından o an öyle tahmin ediyordum. Market bahane diye düşünüyordum ve "tabi gel gidelim" diyerek kızı bir kaç dakikalık uzaklıktaki merkeze götürdüm. Yani gideceği yer hastanenin o kadarda uzağında değildi ama yolu bilmediği için gidememişti, buda benim işime gelmişti aslında :). Neyse marketlere gidip alınacakları aldık, bir kuruş parasını harcatmadım ve ne gerekiyorsa alarak tekrar hastaneye götürdüm.
Kızdan bir beklentimin olduğunu söylemek için tüm alışverişlerine sponsor olmuştum :). Sağ olsun oda mesajı aldı :). Hastaneye göndüğümüzde içeri geçtik, yarım saat falan sohbet ettik. Hastanede kimin kaldığını, hastalığının ne olduğunu, kendinin ne işte çalıştığını falan aklınıza ne geliyorsa biraz ondan biraz bundan bahsetmeye başladı. Bu arada tüm bunlar yaşanırken saatte oldukça geç olmuştu. Saat biri geçmişti karımın beni aradığında ve ne zaman geleceğimi sorduğunda. Fatma'nın yanında karımla konuştuğumda anlamamış olması imkansız diye düşünüyorum. Sormadı kim arıyor falan diye ama gecenin o saatinde nerde olduğumu kim merak edebilir ki başka. Uzun lafın kısası o an Fatma evli olduğumuda öğrendi ama bana karşı tavrını değiştirmedi. Saat iki civarı olduğunda artık birşeylerin yaşanmasının gerektiğini düşünerek konuyu yatmaya getirdim ve "eee sen gece nerede yatmayı planlıyorsun" diye sordum. Fatma "hastanede boş bir oda var, bir kaç yatak var, hemşireler sağ olsunlar orada kalabileceğimi söylediler" dedi.
Hemen aklımdan senaryolar akmaya başladı ve "hmm rahat mı ki orası, nerede o oda" falan diyerek beni oraya götürmesini istedim. Dediği gibi boş bir odaydı, muhtemelen hasta az olduğu için kullanılmayan bir odaydı. Yani yeteri kadar yatılı hasta olduğunda onlara tahsis edilen bir odadan söz ediyorum. İçeri girdiğimizde koridorun loş ışığı içeriyide hafif aydınlatıyordu. Orada baş başa kaldığımızda aramızda anında bir çekim yaşandı diyebilirim. Kızla yan yana duruyorduk ve ondan birşeyler beklediğimi biliyordu, gerçi o da bekleyiş içerisindeydi çünkü uzun uzun birbirimize baktıktan sonra biraz yanıma doğru yanaştı ve öpmemi beklemeye başladı. Fatma'yı pek fazla bekletmedim ve ayakta ilk öpücüğümü dudaklarına kondurdum. Dudaklarını öperken dilimi ağzına soktum ve bunun sıradan bir öpücük olmadığını, devamının geleceğini hissettirdim. Öpüşmeye başladıktan bir kaç saniye sonra artık ellerimide kullanıyordum ve Fatma'nın belinden sıkıca kavrayarak kalçasına doğru inmeye başladım.
Götünü avuçlayarak dudaklarından ayrılmadan odanın kapısına doğru ilerledim ve kapıyı kapatıp içerinin bir kaç ışığını, özellikle odanın diğer tarafındaki ışığını yakarak hafif karanlık bir ortam yaptım. Fatma ile kapıya yaslanmış öpüşüyorduk, ben bir yandan elimi kızın pantolonunun üzerinden bacaklarına, kalçalarına ve en sonunda da amına kadar değdirmeye başladım. Amına dokunduğumda, avuçlayarak sıkıca tuttum ve diğer elimle memelerini okşamaya başladım. Bu uzun sürmedi, her an yakalanma riskimiz olduğu için kapının önünde pantolonunu sıyırarak aşağı indirdim. Külotunu da tıpkı pantolonu gibi dizlerine kadar sıyırdım. Karşımda yarıçıplak bir halde duruyordu, yatağa yatırarak sikmek gürültülü olur diye düşündüm ve dış kapının, yani kapattığım odanın kapısının önünde, kapıya dayayarak önünden yarrağımı sürttürmeye başladım. Pek uzun ve kalın bir yarrağım olduğunu söyleyemem, standartlarda diyebilirim ama sizin standart anlaşınız nasıldır bilemem.
Şu kadarını söyleyeyim Fatma'yı kapının önünde yüz yüze durarak ayakta sikmeye başladım. Yarrağımı sokabilmek için tıpkı onun pantolonunu sıyırdığım gibi kendi pantolonumu ve külotumuda sıyırdım. Yüz yüze karşılıklı dururken yarrağımı bir kaç defa amına sürttürdükten sonra yavaşça içine girmeye başladım. Bu pozisyon karımda pek işe yaramaz mesela. Ben 1.80 boyunda bir erkeğim, karım benden oldukça kısa o yüzden yüz yüze sikişmemiz mümkün değil fakat Fatma benden bir kaç santim kısa da olsa yüz yüze durduğumuzda yarrağım direkt olarak amının üzerine gelmişti o yüzden karımla olduğu kadar Fatma'da zorluk çekmeden içine girmiştim. Bir kaç defa girip çıkarken yaval hareket etmiştim ama bir kaç girişten sonra kızı öyle bir sikiyordum ki; götünü sıkıca kavradım, yarrağımı her içine soktuğumda götünden tutarak kendime doğru çekiyor ve tabiri caizse kütür kütür sikiyordum. Fatma'nın kendinden geçtiğini ve inleye inleye ayakta sikildiğini söylemenin yanında amının aşırı derecede ıslandığınıda söylemek istiyorum.
Yarrağım resmen kızın zevk suları ile kaplanmıştı. Amı o kadar kaygan bir hal almıştı ki bu kayganlığın sonunda kızın ha şimdi, ha bir kaç saniye sonra boşalacağını fark etmiştim. Tabi bu durum sadece ıslandığı için değil aynı zamanda kendini sıkmaya başladığı ve iniltilerini yükselttiği içinde fark ediliyordu. Sonunda da ayakta sike sike orgazm etmeye başladım. Onun orgazm olmasını izlemek üzere biraz yüzümü geri çektim ve yavaş yavaş içine girerken bir yandanda her hareketini izlemeye başladım. Tamamen boşalması, kendini sıkmayı bırakması yarım dakika sürmüştür diye düşünüyorum. Onu tatmin ettikten sonra bende boşalmak üzere hızla sikmeye devam ettim. Emin olmamakla beraber tam olarak dakika vermem gerekirse iki dakika, veya üç dakika sonra bende boşalmaya başladım. Boşalacağım zaman tabiki içinden çıkmayı ihmal etmedim zira Fatma ile ilerleyen günlerde tekrar görüşmek zorunda kalmak istemiyordum :). Boşalacağım zaman yarrağımı çekip amından çıkarttım ve biraz sola doğru kayıp duvara karşı boşalmaya başladım.
İşimi bitirdiğimde Fatma'da bende çok yorulmuştuk. İnanın odadan hiç çıkmadı bile, pantolonunu çekiştirerek tekrar giydi ve "biraz uzanayım ya çok yoruldum" diyerek yatağın birine çıkıp uzandı. Bende kimseye görünmeden odadan çıkıp eve geçtim. O günden sonra bir kaç defa mesaj attım ama refakatçi olarak bir gece kaldığını, bir daha yatıya kalmak için gelmeyeceğini söyledi. Yani bence Fatma ile hastanede sikiş yeterli, devamı başıma iş açabilirdi zaten.

Kocam Ve Arkadaşımla Şişe ÇevirmeceMerhaba arkadaşlar Sizlere bir süre önce başımdan geçen bir olayı anlatacağım. Bundan yaklaşık 2 yıl önce gerçekleşti.Kocamla o zamanlar yeni evliydik fakat birkaç yıl aynı evde yaşamıştık. Yani çok uzun bir zamandır sex hayatımız vardı, yatakta sevişmelerimizin dışına bile çıkmaya başlamıştık. Daha çok kimsenin olmadığı açık alanlarda sevişmek bizi heyecanlandırmaya başlamıştı. Hatta birilerinin gelebileceği, topluma açık yerler inanılmaz tahrik etmeye başlamıştı.

Mesela tanımadığımız insanların apartmanları, bahçeleri veya denizin içinde kumsaldaki insanlara bakarken kocamın içime girmesi ve bunu kimsenin görmemesi gibi. Neyse artık konuya girsem iyi olur sanırım. Önce kendimizi biraz tanıtayım; ben o zaman 23, kocam ise 25 yaşındaydı. Sexi birbirimizden öncede yaşamıştık ama tam anlamıyla doruklara çıkmamız sadece birbirimizle oldu, az önce de anlattığım gibi. Benim adım Sinem, kocamın ki Berk. Konusu geçecek arkadaşımızın ki de Salih. 3'ümüz sürekli beraber takılmayı severdik. İçer, dağıtır, çok eğlenirdik. Yılbaşı gelmişti ve bir sürü plan yaptık, arkadaşlarımızla buluştuk, partylere katıldık. Oldukça içtik, eğlendik ve gece olunca kocamla çok sarhoş olduğumuz için eve gitme kararı verdik. Tam çıkarken Salih'in de kafasının çok güzel olduğunu fark ettik ve onu da davet ettik. Zaten haftanın en az 2 veya 3 günü gelir, kalırdı.
Kocamın çok eski ve samimi bir arkadaşıydı. Neyse 3'ümüz eve geldik ve tabiki daha geceyi bitirmemiştik, içmeye devam ediyorduk. Işıklar sönüktü, içerideki büyük tv'nin ışığı zaten içeriyi aydınlatıyordu. Bir ara kocam "hadi çocukluğumuza dönelim" dedi. Biz "nasıl olcak" diye sorduk Salih'le beraber. Kocamda "hadi şişe çevirmece oynayalım, bakalım yetişkin olduktan sonrada zevkli oluyor mu" dedi. Bizde "bakalım nasıl olcak" diyerek merak içersinde kabul ettik. Zaten kafamız iyidi ve yapcak bir şeyler arıyorduk. Neyse doğruluklarla başladık ve sırlarımız bir bir dökülmeye başladı. Yarım saat kadar oynadıktan sonra şişe tekrar döndü ve bana geldi. Kocam sorcaktı bu sefer "cesaret" dedim. Doğruluğu ilk bozan ben oldum ve kocam bir süre düşündükten sonra üstümdeki body mi çıkarmamı isedi. Bense sarhoş olduğumuz için pek umursamadım ve çıkardım.
Yılbaşı olduğu için içime geceye özel kırmızı, göğüslerimi iyice dikleştiren kırmızı, yarısı tül bir südyen ve vajinamın tüm ihtişamını belli eden, arkası tanga önü çok az bir parça tülden oluşan külodum vardı. Zaten bu gece kocam için giyinmiştim. O yüzden üstümdekini çıkarmamı pek sorun etmedim. Altımda ise taytımla karşılarındaydım. Şişeyi döndürdüm ve yine ben de durdu. Altımdakini çıkartacak halim yok diye düşünüp yine cesaret dedim. Kocam ise taytımı çıkarmamı istedi. Tabiki onun için giydiğim külot vardı ama yinede sarhoş olduğumuzu söyledim ve reddettim. Salih'te "sıkıntı yok canım, oyun oynuyoruz nolcak, hiç mi denize gitmedik" dedi. Kocamda "evet on kere denize gittik beraber, nolcak, oyuna heycan katıyorum sadece" dedi. Tabi ikiside altımdaki tahrik edici külodumu bilmedikleri için rahat konuşuyorlardı. Neyse bende "ne olabilir ki, yılbaşı zaten, en azından kocamı şimdiden baştan çıkarırım" diye düşündüm ve kabul ettim.
Ayağa kalktım, arkamı dönüp taytımı yavaşça aşağı indirdim ve çıkardım. Tayt çıktıktan sonra kalkık popomun arasında sadece bir ip vardı ve o da kalçalarımın arasına gömülü olduğu için sadece üstteki birleşim yeri gözüküyordu. Önce güzel popomu gördüklerinde ikiside kalçalarıma kitlendikleri esnada önümü döndüm ve gördükleri manzarada adeta büyülenmişleridi. İkisi birden o anın şokuyla kırmızı tülden tamamen gözüken vajinamın kabarıklığına kitlendiler. Çok geçmeden oturdum. Salih durumu anladı ve özür dileyip "bu gece yılbaşı sizi yalnız bırakayım" dedi. Tam kalkmaya yeltendiğinde "tatlım özür dileme, dediğiniz gibi oyun oynuyoruz ve sizde bilemezdiniz" dedim. Kocama döndüm ve "sıkıntı yok hayatım, zaten bu gece bizim gecemiz, sana hazırlandım" dedim. Neyse oynamaya devam ettik. Sıra kocama geldi, Salih'de "madem sen karın sinemi soydun, üstündekileri çıkart ve boxer la otur da aklın başına gelsin" dedi, bana göz kırparak.
Kocamda üstündekileri çıkardı, sıra Salih'e geldi. Bende "kendini yabancı hissetmemen için sende çıkar" dedim. Önce kabul etmedi, önündeki kabarıklığı farkettirmemek için yaptığını anladım ve ısrar ettim. Sinsice bakarak "sıkıntı yok, beraber çok denize girdik" dedim, muzipçe gülerek. O da altındaki ni çıkartınca boxerla kalakaldı. İkisinin de sertleşmiş aletlerini farkedebiliyordum. Yavaş yavaş tahrik olmaya başladım ama tabiki belli etmeden. Sıra bana geldi, salih soracaktı, "cesaret" dedim ve rahat olmasını söyledim. Yinede bir süre düşündü ve aklına birşey gelmediğini söyledi. Bende "göğüslerimi mi merak ediyorsun?, südyenimi mi çıkartmamı istersin?" dedim tepkisini ölçmek için. O da "bilmem, berk ne derse, sen ne istersen" gibi bir şeyler geveledi. Bende "tamam" dedim ve arkamı Salih'e dönüp çözmesini istedim. Salih çözdü, Berk ise gözüme bakıp beni ne kadar istediğini belli ediyordu.
Tekrar önümü döndüm ve dimdik göğüslerimle karşılarındaydım. Salih bakmamaya çalışıyordu ve çenesinden tutup kafasını kaldırdım, göğüslerimin hizasına getirdim ve "bakabilirsin canım, oyun oynuyoruz ve sen bizim çok eski ve güvenilir dostumuzsun" dedim. Göğüslerimi izlerken boxerının altındaki aletinin zonkladığı belli oluyordu. Sonra kalktım, birer bira aldım ve kıvırarak yanlarına oturdum. Dizlerimiz birbirine değiyordu ve herkes birbirinden o kadar etkilenmiştiki, yaşadığımız heyecan ve adrenalin sarhoşluğu götürüp yerine tarif edilemez bir duyguya çevirmişti. Sıra kocama geldi ve ona "boxerını çıkart bakalım Berkciim, biraz da ben seni izleyeyim" dedim. Artık kimse itiraz etmiyordu, benim cesaretimden ve özgüvenimden etkilendiği için. Kocam boxerını çıkardığında hiç penisini o kadar büyük görmemiştim sanki. Bi an elime alıp ağzıma sokmak gelsede içimden kendimi tuttum.
Şişe tekrar döndüğünde ucu Salih'e geldi ve Salih çekindiği için doğruluk dedi. Berk de "hiç Sinem'le sevişmek istedin mi" diye sordu. Salih de direk "hayır" demesine rağmen önündeki aleti tam tersini söylediğini görebiliyorduk. Burda ben devreye girdim ve "eğer yalan söyleyeceksek bırakalım oyunu" dedim. Tekrar Salih'in kafasını tutup çevirdim ve bacaklarının titrediğini, aletinin sertliğini söyleyip doğruyu söylemesini istedim. O da "tamam, bir kaç kere seni düşünüp 31 çektim, tabi Berk'de vardı hayallerimde, birde bugün çok istedim" dedi. Ardından şişe tekrar döndüğünde bende durdu bu sefer kocamdans ederek altımdakini çıkarmamı ve ellerimi kullanmadan Salih'in boxerını çıkarmamı istedi. Kalktım, dans ederek önce üstümdeki küçük kumaş parçasını çıkarttım. Tabiki artık tahrik olduğumu, vajinamın ıslaklığının net bir şekilde görülmesinden anlamışlardı. Salih'e boxerını çıkarmamın sorun olup olmayacağını sordum, o da "tabi" dedi ve ayağa kalktı.
Ellerimi kullanmayacaktım ama destek almak için Salih'in dizlerinden tuttum ve dişimle boxerını yakaladım. Bu işin öyle sanıldığı kadar basit birşey olmadığını o an 3'ümüz de anlamıştık. Aşağı çektikçe belli bir yere kadar iniyor, sonra aleti engel oluyor, burnuma ve yanağıma sürtünüyor, tekrar yukarı sıyrılıyordu. Bir kaç denemeden sonra "sanırım en zor ceza bu oldu" dedim. Kafamı direk göbeğinin altına getirdim, dişimle boxer'ı çok az açıp aletinin başını ağzıma alıp boxerı çenemle aşağı itmeye başladım. Boxer, dizlerine kadar indiğinde Salih'in penisi tamamıyla ağzıma girmişti. Bir kaç saniye öyle ağzımda vakumlayıp çıkardım ve bıraktım. Salih titremekten düşmemek için kendini hemen yere attı. Bende yanlarına oturdum, kocama baktığımda aletini eline almış oynuyoordu. Evet çok uzun bir aradan sonra başka bir aleti ağzıma almanın heyecanıyla kocamın aletine elimi götürdüm ve sıvazlamaya başladım.
Bu esnada tekrar Salih'in aletini ağzıma soktum ama bu sefer yukarı aşağı inmeye başlayarak. O an üçümüzde zevkten çıldırıyorduk. Ağzımdan çıkardım ve yere uzandım. Bu sefer kocamın aletini ağzıma alacak pozisyona getirip yan bir şekilde Salih'e içimde istediğimi söyledim. Salih, boşalacağını ve ağzımda boşaldıktan sonra 2. postayı içime girmek istediğini söylesede dinlemedim, kendime çektim. Evet, Salih yani en yakın arkadaşımız en yakın dostumuz içime giriyordu yavaşça. Bende kocamın aletini emiyordum, tüm aldığımız zevki ona yaşatarak. Salih her ne kadar boşalmak isteyip çıkmak istesede çıkmamasını, onun spermleriyle beraber kocamı içimde istediğimi söyledim. Beni dinleyerek hızlandı. Kocamın da boşalacağını anlamıştım ağzımda ki titremelerin artmasından. Sonunda Salih içime öyle bir patlamaya başladı ki sanki içimden taşacak gibi hissettiriyordu. Hemen aletini içimden çıkartıp kocamla yer değiştirtim.
Bu işlem, bu zevkle en fazla 3-5 saniye sürdü ve kocam içime girip bir kaç gidip gelmede patlamaya başladı. Ben, Salih'in spermlerini dilimle temizlerken o esnada o kadar çok çığlık attım ve titremeye başladım ki kelimeler yeterli olmaz buna. İçimde parça parça spermler dağılmaya devam ederken bayılacağımı düşündüm. Kendimize geldiğimizde yerde birbirimize sarılmış titriyorduk. Sonrasında daha çok şey yaşadık. Eğer hikayelerimin devamını istiyorsanız yorumlara yazınız, özelden değil. Hikayemi okuyup tüm 31 çeken erkeklere ve fantezi yapan çiftlere slmlarımı iletiyorum... yenisonolsun @ gmail.com



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder